En Sıcak Konular

Eker: GDO'yu yasaklamak mümkün değil

20 Nisan 2012 10:30 tsi
Eker: GDO'yu yasaklamak mümkün değil Mehmet Ali Önel'in yönettiği 'Deşifre' programına katılan Mehdi Eker, GDO'yu yasaklamanın mümkün olmadığını söyledi.

Tavuklarda antibiyotik kullanıldığını kabul eden Eker, "onlar tavuk değil piliç" dedi. İşte o konuşmadan çarpıcı kesitler...

“BİR HAYVANSAL ÜRÜNDE BU HAYVAN GDO'LU YEM YEMİŞTİR YAZILACAK”

Deşifre programına katılan Mehdi Eker, “bundan sonra firmanın mamulünde bu hayvan GDO’lu yem yemiştir diye yazılacak” şeklinde ütopik bir vaatte bulundu.

Uygulamaları aksi olsa da tabiata minimum müdahaleden yana yana olduğuna iddia eden Mehdi Eker, minimum müdahaleden neyi kastettiğini ise açıklamadı.

Tabiîliğine ve tabiata açık bir müdahale olan ve “kısır hibrit tohumları” savunan Eker, Hibrit tohumların genetiğiyle oynanmadığını iddia etti. 2010 yılında yayınladığı ‘Tohumda Yanlış Bilinenler’ başlıklı dokümanında; “Hibrit tohumlar sadece bir kez kullanılabilir. Bu nedenle her yıl yeniden satın alınması gerektir” diyen Eker, bu tohumların fıtri yapısı yani genetiğiyle oynanmıyorsa nasıl kısırlaştırıldığını ise farklı dokümanlarında GDO’cuların yöntemiyle cevaplıyor.

Oysa Mehdi Eker’in en çok övündüğü ve 2006’da çıkarılan Tohumculuk Kanunu ile geleneksel/tabii tohumların ticarini yasaklayanda Mehdi Eker’in kendisiydi.

SOYANIN TAMAMI GDO’LU

‘GDO’ya karşı iseniz niçin bunu yasaklamıyorsunuz?’ sorusunu cevaplamakta zorlanan Eker; “Bazı şeyler vardır. Mesela neredeyse dünyada üretilen ‘soya’nın tamamı genetiği değiştirilmiş soya” olduğu gerçeğini de kabul etti.

Soyalara yapısında olmayan bir bakterinin aktarıldığını söyleyen Eker; “Dünyadaki yem hammaddesinin tamamının aynı şekilde GDO’ludur” dedi.

GDO’yu neden yasaklayamadıklarını küresel yapılara bağlayan Mehdi Eker, bunun için bütün ticari yapınızı gözden geçirmek zorunda kalınacağını da itiraf etti.

EKER KENDİ BÖYLE TEKZİP ETTİ

GDO’yu yasakladıkları söylemlerini bir bir çürüten Mehdi Eker, GDO’nun yasaklanmasına güç yetirememeyi küresel lobilere karşı duramamaktan kaynaklandığını da ilk kez bir canlı yayında kabul etti.

GDO’dan yana tavrı ile tanından Prof Dr Selim Çetin’in piyasadaki 51 yemden 50’sinin GDO’lu çıkmasına yönelik isyanı sorulduğunda az önce dünyada GDO’suz soya olmadığını itiraf eden Eker, birkaç dakika önceki sözlerinden u dönüşü yaptı ve “tespitlerine göre yemlerde GDO yok” dedi.

EKER SİNİRLENDİ

Sunucu Mehmet Ali Önel’in ‘zaten izin veriliyor, gemilerle GDO’lu yemler geliyor’ şeklindeki itirazına karşı sinirlenip, “öyle değil, hemen şey yapmayın, öyle değil” diyerek konuyu geçiştirmeye çalıştı. Övünmek istediğinde karmaşık rakamları ezbere söyleyen Mehdi Eker, izin verdiği GDO’lu 13 mısır ve 3 soya türü rakamlarını bile telaffuz etmekte zorlandığı görüldü.

GDO’YU YASAKLAMAK DEVLETİN GÖREVİ DEĞİL

Önel’in “genetik müdahale içermeyen ürünleri tüketme hakkımı devletin korumasını istiyorum” şeklindeki talebine Eyvallah diyen Eker; “Devletin burada yapacağı şu: Tüketilen gıda maddelerinin üzerinde eğer bir şey varsa, bu bilgiye erişmenize devlet sağlamakla mükelleftir” dedi.

GDO BENİM UZMANLIK ALANIM DEĞİL

Sıkışınca iktidar gücünden yararlanmaya çalışan bay Eker, “Bu benim uzmanlık alanım değil, uzmanlık alanım olmayan bir konuda da çok konuşmayı sevmiyorum” diyerek Monsanto gibi bu konuda dünyanın en uzman şirketinin konuşmasında yarar olduğunu ima eder gibiydi.

GDO’lu yemlerle beslenen hayvanın et, süt ve yumurtasına genetik müdahalelerin geçtiğine dair çok sayıda bilimsel veri olmasına rağmen GDO’cuların reklamlarında oynayan EFSA’nın bunu kabul etmediğini iddia etti.

TÜM YAĞLAR GDO’LU SOYA VE MISIR’DAN ELDE EDİLİYOR

GDO’lu soya ve GDO’lu mısırlardan elde edilen soya ve mısırözü yağına GDO’nun geçtiğine dair bir bilgi olmadığını iddia eden Tarım Bakanlığı temsilcisi Mehdi Eker; ‘EFSA’nın araştırma yaptırdığı iddia etti.

“BU ADAM GDO’CU DEĞİL BURADAN KOVALIM”

Önel ise bu araştırmaların tohum şirketlerince finanse edildiği, bu nedenle yanlış sonuçlar ortaya çıktığını belirtmesine itiraz eden Eker’e Mehmet Ali Önel bu kez de Vikileaks belgelerinde geçen “bu adam GDO’cu değil, bunu buradan kovalım” şeklindeki ifadeleri hatırlatması Eker’i çileden çıkardı.

WIKILEAKS: SAMİ GÜÇLÜ’NÜN YERİNE “DAHA PASİF BİRİ”

Wikileks’ın Türkiye ile ilgili belgelerinde ise Eski Tarım ve Köy İşleri Bakanı Sami Güçlü ve Mehdi Eker’le ile ilgili çok çarpıcı bilgiler yer alıyordu.

Sami Güçlü ABD çıkarlarına karşı direndiği ifade edilen belgelerde “ABD ile ilgili konularda ilerleme sağlanması konusunda engel teşkil ediyor!" deniliyor. ABD’liler Sami Güçlü'nün yerine “daha pasif  biri getirildiği”ni iddia ediliyor. Tohumculuk ve GDO yasasının Eker’in gelmesini ardından çıkması da başka bir tartışma konusuydu.

Önel’in “Bütün dünyaya tohum satan Monsanto denen bir firma var. Bunlar bu kadar güçlü değil mi?” sorusuna Eker yaptığı icraatların aksine “Ben GDO’dan yana değilim” diyerek geçiştirdi. GDO’yu ben yasakladım diyen Eker, cümlesinin devamında bu kez de yasaklamak yerine “kontrol altında tutmaktan” söz etmeye başladığı dikkatlerden kaçmadı.

MEHDİ EKER: “GDO’YU YASAKLAMAK MÜMKÜN DEĞİL”

“GDO’lu hammadde ve ürünleri komple yasaklamak mümkün değil mi, bu talep çok mu romantik?” sorusuna Eker, şu çok çarpıcı bir cümleyi kuruyor: “GDO’yu yasaklamak doğru değil. Şu safhada dünyanın gerçekleriyle uymuyor. Şu safhada uymuyor yani…” şeklinde itiraf ediyor. Mehdi Eker bu cümleleri kurduğu tarihten bir hafta önce ise Polonya Tarım Bakanlığı GDO’yu ülkede yasakladığı ilan etti.

Biraz önce EFSA’nın çalışmalarına göre GDO’nun et, süt, yumurta ve yağlara kesinlikle geçmediğini iddia eden Mehdi Eker, yine sözünde dönüp, bu konu da geçtiğine dair çalışmalarda olduğunu belirtti ve ekledi: “Bu durum netlik ve kesinlik kazanmış değil”

Önel’in “insanlık bu riski sigara gibi alacak o halde” şeklindeki itirazına Eker; “Bilemem belki 10-15 sene sonra belki 2 sene, 3 sene, belki 5 sene sonra çıkar” dedi.

BAKAN NE KADAR GDO’LU YEM GİRDİĞİNİ BİLMİYORMUŞ

“Türkiye’ye şu ana kadar kaç bin ton GDO’lu yem hammaddesi girdi” sorusuna “Bilemiyorum, onu bilemeyiz. Çıkartırız onu şeylerden” dedi.

“GDO’lu ise ürüne GDO’lu bir gıda maddesi katılmışsa izne tabidir” diyen Eker, bundan yüzlerce kez gıdalara katılmadığını açıklamasına karşı bu kez de buna izin verildiğini belirtti.

“Yasak diyorsunuz ama kontrollü izin verdik demek değil mi” sorusu karşısında zor durumda kalan Eker, “izne tabi” cümlesini “üretimi yasak” şeklinde alakasız bir cevap verdi.

Sorular karşısında bunalan Eker, Önel’e “beni niye dikkate almıyorsunuz” diye sitem etti.

“Aklım hep ithalat meselesine takılıyor” diyen Önel’e “İyi de kardeşim bu yem hammaddesi niye dönüp dönüp aynı şeyleri konuşuyoruz” şeklinde çıkıştı. Oysa Türkiye Gıda ve İçecek Sanayicileri Federasyonu’nun GDO’lu ürünlerin de “basitleştirilmiş işlem” olarak ithal edilmesi için Kurul’a başvurmuş, Kurul ise gıdalardaki GDO’lu ithalatın yemlerde olduğu gibi basitleştirilmiş işlem değil “normal işlem” olarak yapılabileceği kararına varmıştı.

“O TAVUK DEĞİL, PİLİÇ”

Konu tavuk tartışmalarına geldiğinde Mehdi Eker, çok tartışılacak bir ifade kullanıyor: “O tavuk değil piliç! Piliç ise 40-45 günde 1,7 gr yem tüketmek suretiyle 1 (2) kğ’a ulaştığı zaman kesim ağına geliyor. Bu piliçtir, tavuk değil bunda hormon mormonda kullanılmaz” dedi.

İTİRAF: ANTİBİYOTİK KULLANILIYOR

‘Antibiyotik kullanılıyor mu’ soruna ise Eker; “Erken olgunlaşmak için değil hastalıklara karşı kullanılır. Antibiyotik hastalıklara karşı bir şekilde veriliyor. Bakın bu piliçtir, bunlara tavuk demek mümkün değil. O yemi biri 40 günde alıyor öteki 6 ayda alıyor. Bu bir tercihtir. Siz diyebilirsiniz ki ben serbest dolaşan bir tavuğu tercih ediyorum. Elbette ki bu sizin hakkınız. Elbette ki bende serbest dolaşan tavuğu tercih ederim.”

İKİSİ ARASINDA BİR LEZZET FARKI VAR

Önel’in "bir lezzet farkı var değil mi” şeklindeki sorusuna “elbette var” diyen Eker; “Birisi yemini kendisi dolaşıp temin ediyor. Ötekinde ise siz sadece onun fizyolojik ihtiyaçlarını karşılayacak bir şekilde bir rasyon hazırlıyorsunuz, yem hazırlıyorsunuz. İçinde protein var, karbonhidrat var, vitamin var. Hesaplanmış verilmiş. Bir ticari faaliyettir bu. Bu bir üretim sürecidir. Dünyada belirli bir dönemde modern diye bilimsel gelişme diye, insanlara bu önerildi. Ve insanlık bugün büyük ölçüde bunlarla besleniyor.

MÜŞTERİSİ OLMAYAN MAL ZAYİDIİR

Mehdi Eker’in programın sonunda son derece önemli ve haklı bir tespitte bulundu. “Marifet iltifata tabidir” diyen Eker, “Bu taleple alakalı bir şeydir” tüketicinin doğru (helal ve temiz) ürünü talep etmediğini belirtti.

Gıda Hareketi’nin sürekli belirttiği üzere Türkiye’de yaşanan besin terörünü bitirecek tek merci tüketicinin kendisidir. Endüstrinin bozduğu ürünlere tüketici iltifat ettiği yani tükettiği müddetçe bu sorun aralıksız devam edecektir.

Bu haber 1,234 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,316 µs