Cilt kanserinde kırmızının güçlü etkisi

3 Nisan 2014 10:37 tsi
Nar ve kırmızı çay, içerdiği antioksidanlar sayesinde hem cildi koruyup erken yaşlanmayı önlüyor, hem de kanserle savaşıyor. Nar ayrıca, cilt, prostat, meme ve mide kanserlerini önlemeye yardımcı oluyor

Prof. Dr. ERKAN TOPUZ / Sabah

Yapılan çalışmalar, resveratrollerin ağızdan alındığında genleri aktive ederek sağlıklı bir ömür oluşturabileceğini ortaya koymuştur. Bunlar uzun ömür genleri olarak da adlandırılmıştır.
Resveratrol; stres, enfeksiyon ya da güçlü UV radyasyona tepki olarak bitkiler tarafından üretilen antimikrobiyal maddelerdir. Son yıllarda özellikle bu güçlü antioksidan; anti-aging özellikleri nedeniyle yoğun ilgi konusu olmuştur.

İki farklı seviyede güçlü antioksidan etki göstermektedir. Birincisi; mevcut radikalleri temizleyerek, ikincisi ise serbest radikallerin oluşumunu engelleyerek meydana gelir. Resveratroller, antioksidan yeteneği açısından güçlü ve etkilidir.

HASARI AZALTIR
Yine yapılan bir çalışmada; yüzde 1 resveratrol, antioksidan gücü ile yüzde 1 idebone karşılaştırılmıştır. Idebone güçlü bir antioksidandır. Faydaları; çevresel hasarlara karşı cildi korur, ince çizgilerin ve kırışıklıkların görünümünü iyileştirir, kuruluğu azaltarak cilt dokusunda yumuşama sağlar. Çalışmanın sonucunda; resveratrolun, idebonedan 17 kat daha fazla antioksidan kapasiteye sahip olduğunu ortaya çıkmıştır.

Özellikle kırmızı çay; etkileyici bir antioksidan kapasiteye sahiptir. Kırmızı çay ya da rooibos, dünya üzerinde tek bir noktada yetişen Aspalathus linearis bitkisinden okside olan, kurutulmuş olarak da kullanılan bir bitkidir.

C VİTAMİNİ KAYNAĞI
Kırmızı çay, birçok farklı biyoaktif polifenol içerir, aspalathin için bilinen tek doğal kaynaktır. Antioksidan bakımından çok güçlüdür. Özellikle kolon kanserinde ve korunmasında faydalı olduğu iddia edilmektedir.

Nar; potasyum ve demir minerali ile C vitamini açısından çok zengin bir meyve olup, B1, B2 vitaminleri ile kalsiyum ve fosfor minerallerini de barındırır. Cilt için son derece güçlü bir antioksidandır. DNA hasarına karşı cildi korur, erken yaşlanma karşıtıdır. Bağışıklık sistemini güçlendirir. Kanser hücrelerinin gelişmesine engel olur. Başta cilt ve prostat kanseri olmak üzere, meme kanseri, mide kanseri gibi kanserlere karşı vücudu korur. Lokal kullanımlarda nar ekstresinin, basal cell cilt kanserlerinde küçülme sağladığını gösteren çalışmalar da mevcuttur.
Yeşil çay, meme kanserinde ilacın etkisini güçlendiriyor

Çay, kateşin barındırır ve güçlü antioksidan içerir. Oksidasyonun minimal olduğu, taze fermente edilmemiş çay yapraklarından üretilen yeşil çay, önemli miktarlarda kateşin barındırır. Yeşil çay yaklaşık yüzde 10-50 oranında kateşin içeriği oluşturur. Tüm kateşinler içinde en güçlü ve E ,C vitaminine göre 50 kat daha fazla antioksidan kapasiteye sahiptir. Bu güçlü antioksidan koruyucu gücü ile UV ışınlarına maruz kalmada ve DNA hasarına karşı cildi korur.

Ayrıca yeşil çay ekstresi, süperoksit dismutaz enzimi aktivitesini arttırır. Bu da erken yaşlanmaya neden olan 'quench' denilen süperoksit radikallere ve diğer reaktif oksijen türlerine karşı yardımcı olur. Meme kanserinde ostrojen reseptörü pozitif olanlarda ilacın etkisini artırarak kanser tedavisinde önemli rol oynar.

Beyaz çay; tomurcuk ve genç bitki yapraklarından elde edilir. Minimal oksidasyon nedeniyle beyaz çay polifenolleri çok yüksek bir konsantrasyon içerir.

PARLAK BİR CİLT SAĞLAR
Siyah çay; güçlü polifenol faaliyetlerinin yanı sıra çay özleri, yeni kolajen oluşumunda C vitamini aktivitesine sahiptir. Ayrıca cilt tonu ve yapısını geliştirmede de faydalıdır.

Çay; içerdiği C vitamini ve aynı zamanda güçlü bir serbest radikal olan E vitamini ile ciltte oluşan hasarlara karşı mücadele yeteneğini geliştirir. Hafif ve parlak bir cilt görünümüne de yardımcı olur.

Herhangi bir cilt bakımı malzemesinde bulunan ve yaşlanmanın etkilerine karşı koruma sağlayan maddeler aslında çay özlerinde de bulunur. 

Bu haber 1,245 defa okundu.