19 Temmuz 2014

Birleşmiş Sessizler

Daha önce Bosna’da da sessiz kalmışlardı. Şimdi de sessizler. İnsanların öldürülmesini durdurma gibi bir çabaları yok. Diplomatik diplomatik oturuyorlar sessizce. Sakin sakin seyrediyorlar. Ne bir bağıran, ne bir ağlayan, ne bir sesini yükselten var. Bir Ürdün temsilcisi bu öldürmeye son verin dedi, bir de Filistin temsilcisi. Steril, duygusuz Birleşmiş Milletler toplantısında. O kadar ülkenin temsilcisinden bir “çıt” yok!

İsrail temsilcisi, “öldürme” temalı bu inanılmaz PR kampanyasında üzerine düşen görevi, tiyatro oyuncularında bile bulunmayacak bir özgüvenle, en ufak bir pişmanlık, bir ses titremesi göstermeden yerine getirdi. (Belli ki hep çok yemiş biri. Ömür boyu en güzel meyveleri, etleri, peynirleri yemiş, fukaralık çekmemiş. Bizdeki Koçların yüzleri de böyledir. Çocukluklarından beri hep en iyisini yemişlerdir. Bütün memleketin kaynaklarını yemiş, yiyemediklerini de çöpe atıvermişlerdir.) (Öldürme kampanyalarının gerçekten bir ismi var: “Ground Offensive”. Savunma maksatlı kara harekâtı anlamına geliyor. Dünya medyası, haberi hep bu isimle birlikte veriyor.)

Bu ölümlere karşı sessiz kalanlar. Çocuklar ölürken televizyon kanallarında Bodrum plajlarını, en son pırlanta yüzük modellerini gösterenler. Lafı geveleyenler. Siz de en az füzeyi fırlatan kadar suçlusunuz!

İsrail küçücük bir devlet. Ne üretecek, ne satacak da o ölüm sanayiini kuracak? Bütün dünyadaki biraderleri veriyor o füzelerin parasını. Büyük markalar, uluslararası şirketler. İçtiğiniz kolalar, suda eriyen kahveler, benzin istasyonları, ayağına giydiğiniz o spor ayakkabılar, o büyük su şirketleri, araba üreticileri, cep telefonu şirketleri. Sadece bu katliam boyunca değil, bundan sonra hiçbir zaman o uluslararası şirketlerin müşterisi olmayın. Çıkın o AVM’lerden!

Sosyal çevrem olsun, kolay iş bulayım, ileride çocuğuma torpil yapacak tanıdıklar edineyim diye girdiğiniz o dernekler, biraderlik sistemleri… Üyelik aidatlarınız, sizlerden toplanan o paralar nereye gidiyor, hesabını veriyorlar mı? Batman’da bir ilkokul inşa etmekle harcanmaz o kadar para.

Dünya medyası neredeyse ölen bebeklerin suçlu olduğunu düşündürtecek!

ABD en başından beri gözbağcılığı yapmakla meşgul. Az daha çabalasalar ölen bebeklerin suçlu olduğunu düşündürtecekler dünyaya.

Medya işte böyle bir şey. Obama “İsrail haklı, bebekler suçlu” diyecek, medya bu demeçleri doğrular nitelikte yayınlar yapacak, kimileri de buna inanacak. Obama’ya şu anda düşen görev “İsrail’in kendini savunma maksadıyla yaptığı operasyonun arkasında olduğunu” bildirmek. O bildiriyor, medya Gazze’de olanları dünyaya küçük, önemsiz bir haber olarak, İsrail’in kendini savunma maksadıyla yapmak zorunda kaldığı bir operasyon olarak duyuruyor:

Guardian “savunma maksatlı operasyon” diyor.
CNN İsrail’in askeri hedefleri vurduğunu söylüyor.
Haaretz “ 4 İsrailli yaralandı” diyor.
BBC Ukrayna, Malezya uçağı gibi haberlerden sonra aşağılarda bir yer vermiş Gazze’ye internet sitesinde. Ölen, yaralanan insanların fotoğraflarını görmüyorsunuz, soğuk bir tank resmi. Tanklar arasında yaşanan bir bilgisayar oyunu çarpışması gibi gösteriyorlar.
Telegraph’ın internet sitesinde Gazze’yle ilgili bir haber görmek için bayağı çabalamak gerekiyor. Ana sayfasında böyle bir haber yok. Bir menünün üstündeki İsrail kelimesinin üstüne tıkladığınızda geliyor Gazze haberleri ve füze saldırılarını canlı izleme butonu. İsrail’e saldıran Gazzeliler haberleri arasında 300 Filistinlinin öldüğü de yazılmış. “İsrail’e saldırdılar ve bedelini ödediler” diye düşünür bir tek bu gazeteyi okuyanlar.
Independent’ın internet sitesinde aşağılarda bir yer verilmiş Gazze’ye. “Savunma maksatlı operasyon”, “Hamaslı teröristler” gibi ifadeler yer alıyor.

Bu saydıklarımda tank, duman, savaş fotoğrafları var. İnsan fotoğrafları yok. Ölen anneler, bebeler, dedeler, cenazeler gösterilmiyor. Bilgisayar oyununda o orayı bombaladı, bu burayı bombaladı soğukluğunda.

Gazze için sesimizi çıkaralım, yardım gönderelim, dua edelim...

Arzu Aygen

Bu yazı 2,340 defa okundu.